Eski Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım düzenlediği basın toplantsında çok konuşulacak açıklamalar yaptı. Mevcut yönetimin enkaz edebiyatı yaptığını söyleyen Yıldırım, Ali Koç’u sert sözlerle eleştirdi.
Aziz Yıldırımın açıklamaları şöyle:
3 yıl önce Fenerbahçe kongresinde sayın Ali Koç büyük teveccühle başkan seçildi. Biz de arkadaşlarımızla karar verdik, Fenerbahçe için demeç vermeyecektik. Ama arada bizi tahrik ettiler. “Konuştuğumuzda neden konuştunuz, konuşmadığımızda neden konuşmuyorsunuz?” dediler. Bizi tuzağa çekmeye çalıştılar. Dün verdiğimiz söz benim ve arkadaşlarım için bitmiştir. Bugünden sonra Fenerbahçe aleyhine yapılan her şeyle ilgili konuşacağız.
3 senedir bir enkaz edebiyatı var. Biz çok kötü bir mali tablo aldık. Hayır, biz böyle bir tablo bırakmadık.
1998’de 1 oy farkla başkan seçildim. Fenerbahçe için 50 tapu aldım. Arkadaşlarla hiç parayı harcayalım diye düşünmedik. Bugün Fenerbahçe’nin mal varlığı borçlarından fazladır. Sayın başkan ya hesap bilmiyor ya da kitap. Beşiktaş ve Galatasaray’ın malları var diyor. Beşiktaş’ın bir stadı, karşıda kamp tesisi ve bir de apartmanı var. Galatasaray’ın iki tarafı da devletin yaptığı stat. Selahattin Beyazıt başkanın aldığı arazi ve oradan dolayı gelecek nakit para var. Başka bir şey var mı?
Fenerbahçe’nin neyi var? Bu yönetim geldiğinden beri bir tane ağaç diktiler mi? Kulübün oraya bir bekçi kulübesi diktiler. Onun dışında bir şey yok. Sayın Ali Koç bu kulübe neden geldiğinin farkında değil. Bu 16 bin üye sayın Ali Koç’u neden seçmiş, onu anlamamış. Ali Koç, beyaz atlı prens olarak geldi.Pamuk Prenses’i alıp uçuracaktı. Pamuk Prenses küme düşüyordu.
Fenerbahçe tarihinde 2 kez küme düşüyordu. Bir kez Ali Şen döneminde, bir kez de Ali Koç döneminde. Fenerbahçe Ali Şen döneminde, averajla kümede kaldı. Bundan üç sene önce küme düşmekten kurtuldular.
Fenerbahçe taraftarı başarılı bir futbol takımı ve spor kulübü bekliyor. “Ben şampiyonluk sözü vermedim” diyor. Fenerbahçe’ye başkan olan herkes şampiyonluk sözü vermek zorundadır
Biz stat yaptık. Ülker Stadyumu… Kulüp imkanlarıyla ve bankadan borç alarak yaptık. 100 milyon Dolar’a yakın maliyeti oldu. Ülker Arena’nın değeri bugün 130 milyon Dolar olarak görünüyor.
Hep bahaneleri var “Enkaz aldık” diyorlar. Ben 1998’de Ali Şen’den görevi devraldığımda Ali Şen, haysiyet divanından döndü. Başkan Aziz Yıldırım bu öneriyi reddetti” diye haber var. Biz buralara buradan geldik.
3 senede çok sıkıntılar çektim diyor. Hapis mi yattın. Pandemi de evden çıkmadın, herhalde o. Başka yok. Ali Koç’un bir sıkıntısı var. Aziz Yıldırım ve arkadaşlarından rahatsız oluyor. Biz seçilseydik, Fenerbahçe’nin şartları neyse bizler de onu yaşayacaktık. Biz kaçmadık ki. Yine kaçmayız. “Herkes bana saldırıyor” diyor.
Pendik maçında 2-1 yenildik. Bizi istifaya davet ettiler. Aldık kongre kararı. Bir tanesi gelip aday olmadı. Biz mecbur devam ettik. Şampiyon olduk. Evden bırakmamı istediler, bıraktık. İnsanlar yürüdü.
Sonra Denizli faciası yaşadık. FETÖ operasyonları başladı. Yine telefonlar, geri döndük. Sonra hapse gittim. Kendim için gittim(!). Orası çok güzeldi…. Ali Koç’un içine Aziz Yıldırım ve arkadaşları kaçmış.
Bizi düşman olarak, rakip olarak görme. Bize rakip olmanın tek şartı var. 20 sene başkanlık yapacaksız, şampiyonluklar kazanacaksın. Stadı yıkıp yeniden yapman, Topuk Yaylası’nı yıkıp yeniden yapman lazım.
Sonra gözümün üzerinde kaşım var demeyeceksin, hapse gideceksin. Bugüne kadar sustuk. Yanındaki arkadaşlar Aziz Yıldırım’a göstereceğiz diyorlar. Bana kimse bir şey gösteremez.
Her gecenin bir sabahı var. Ayıp denen bir şey var: Sustukça üzerimize geliyorsunuz. Ben Fenerbahçe’nin kendisiyim. 30 yılımı bu kulübe verdim. Beni yeniden soyundurmayın. Korkuyorsunuz. Korku dağları sardı. Boykot yapacaklar diyorsunuz. Biz Fenerbahçe’yiz, boykot yapmayız. Bizim bir suistimalin varsa bizi mahkemeye verin.
Ben sizi mahkemeye vereceğim, verdiğiniz sözleri yerine getirmeniz lazım. Biz seçim günü 150 milyon euro verelim dedik, sen futbolu biz diğerlerini yönetelim dedik. 150+1 dedin. Ne verdin sen bu kulübe şimdiye kadar? 50 milyon dolar hibe ettin. 151 milyon euro olur. 50 milyon dolar hibe ettin. Onu da bağış gibi kabul ettin. 292 trilyon da borç verdin, 30 milyon dolar. Ben 1998/99’da 30 milyon dolar nakit para verdim ve sildim. Kimse bilmez.
52 tane oyuncu aldın. para yok bu kulüpte, batmış bu kulüp. Bu oyuncuları para yoksa nasıl aldın?
Geldiğimiz nokta ne? Onların kendi rakamlarıyla 2 trilyon 600 trilyon borç gösteriyorlar. Kendilerinin kitapçığında yüzde 67 borç atmış gösteriyorlar. Kendi verdikleri hariç. İki yılda bu kulübe 500 milyon Dolar para girdi. Bu para ne oldu?
50 milyon Euro bu arkadaşların çalışmalarıyla alınmış olan oyuncuların satışından alınan bonservis parası. Hepsi burada. 3 tane de basketbolcunun Amerika’ya gidişinden alınan para var. 25 milyon Euro sermaye artırımı yaptılar.
VIP’i sattılar, kombine sattılar. Localar sattılar. Yayın gelirleri normal şartlarda 35-40 milyon olması gerekir. Sonuçta 500 milyon Dolar bu kulübe para girdi. İstiyorlarsa ispatlarım. Atmıyorum, atmam da. Yalan söyleme huyum yok ama bana yalancı dediler.
“ALİ KOÇ SENİ BU SEYİRCİYLE GÖNDERECEĞİM”
Ali Koç bana yalancı diyor. Ben hayatımda yalan söylemedim. Yalan söyleseydim gidip hapis yatmazdım. Ben zon hastası olmuşum. Pantolonun kayışını çekemiyordum.
Seni affetmem, bunu bil. Seni bu seyirciyle göndereceğim. Sana gidip Darmstad’dan Serdar Dursun’u almak yakışmaz.
Sergio Ramos boşta, Karim Benzama’yı al, git Roma’dan Dzeko’yu al. Marcelo boşta, git al. Gidip Darmstadt’tan ayrılan Serdar Dursun’u alıyorsun. Yakışıyor mu! Ali Koç. Fenerbahçe’nin geçmişinde kimler var. Anelka geldi. Daum’un sayesinde kulübede oturdu. Adam buradan gidip İngiltere’de neler yaptı?
Türkiye’ye. Darmstadt’tan Serdar alıyorsan bırak başkanlığı, kim istiyorsa o yapsın. Para yok diyorsan bırak kardeşim. Parası olan gelir. Parası olmayan da gelir yapar. Para para diyorsun sende para çok. Paran olmasa kimse seni seçmez.
3 Temmuz önemli konu. 3 Temmuz’da önemli sıkıntılar yaşadık. 3 Temmuz’dan önce 8.5.2016 Mali Kurul Toplantısı için hazırlanan kitapçık. Bu mali kurulda Fenerbahçe’nin bütçesini 250 milyon Dolar’a bağlamışız. Bu bütçeyle işler yapacaktık. Kısmet olmadı. Biz 2011’de yanı 3 Temmuz’dan önce Murat Özaydınlı gelip, “Hisse senetleri 1.8 milyar dolar’ı buldu. Harka arz yapalım” dedi. “O zaman kulübe 250 milyon Dolar gelecek. 150 milyon Dolar’lık borcu ödeyelim. 100 milyon Dolar’ı da kasaya koyalım” demişti.
2009’da dünyanın en çok gelir getiren kulüpler arasında tek kulüp Fenerbahçe’ydi. Forbes dergisi “Aziz’ın mucizesi” diye başlık attı. Gelecek 20 yılın takımlarından biri olarak gösteriyorlardı bizi. Sonra 3 Temmuz…
Ali Koç, bu 3 Temmuz’un neresinde ben anlamadım. Bir gün bakıyorsun 3 Temmuz kırmızı çizgimiz. Bir bakıyorsunuz yönetimin başarısızlığıdır. Karar ver. Ya 3 Temmuz’da birlikteyiz ya da değiliz. Dava arkadaşlarım için “Bana Fetö’cü diyorlar” diyor. Onun için önce Hakan Şükür’ün açıklamalarına yanıt vereceksiniz. Bizden dolayı dava arkadaşlarımız hapis yattı. Ama sen 2012’de seçim var bir kısım arkadaşlarım hapiste. Sen yönetime girmedin. Ben hepsinden şikayetçiyim diye dilekçe verdim. İnsanlar gelip bu kumpas davasında şikayetçi oldu. Karar daha Yargıtay’a gidecek. Biz olmasak dava olmazdı. Bırakın onun savunuculuğunu da davasını da biz yapalım. Bu davaların bizim kontrolümüzde yapılması lazım. Çünkü biz biliyoruz, biz yaşadık. Bize sormadan yapmayın. Dava Yargıtay’da devam ediyor. Sonra sıkıntı yaşarsınız.
Obradovic benim dostum. Akşamları gelir konuşurduk. Beş dakika basket, sonra 5-6 saat hayat hikayesi. O anlatırdı biz anlatırdık. Ali Yıldırım, ona takılırdı: ‘Sen zone yapmayı bilmiyorsun, Mahmut abiden öğren’ derdi. Gülerdik, eğlenirdik. Baskonia’ya gittik 35 sayı farkla yenildik. O zamanları Ozan (Balaban) anlatsın.
Ozan Balaban: “34 sayı ile Baskonia’dan fark yedik. Bırakıyorum bu işi dedi. Aziz başkanı aradım, Aziz başkan bana kapıyı kapat, yoksa gider dedi. Oradan döndük, EuroLeague şampiyonu olduk”.
“BASKETBOL’U AŞ HALİNE GETİR, ALMAYA TALİBİM! OBRADOVİC’İ GETİRECEĞİM”
Bir marka yarattık, Fenerbahçe basketbolu… Obradovic’le dost ilişkimiz vardı. Obradovic gibi bir hocayı o dönem bulmak hem zor, hem de kaybettikten sonra onun yerini doldurmak zor. Marka olan Fenerbahçe basketbolunun bu hallere düşmesine çok üzülüyorum. Basketbol takımı. Sayın Ali Koç, basketbol takımını A.Ş haline getiriyorum de. Ben de o A.Ş’yi almaya talibim. Yarın da Obradovic’i getiriyorum. Yalnız AŞ haline getireceksin. Obradovic’i getireceğim. Her sene de Final Four oynayacağız.
Futbol takımı 6 kez şampiyon oldu. Bir şeyler söyleyeceğim de ayıp oluyor. Benim için bir şeyler söylemekten o çekinmiyor. Altı senede bir defa şampiyon olduk. 9 senede 4 defa şampiyonluk kazanmışız. Ya hesap bilmiyor. Hey Allah’ım…
“Fenerbahçe’ye antrenör bulamıyoruz, insanlar gelmiyor” diyor. Böyle bir söz hem Fenerbahçe’ye hem Türkiye’ye hakarettir. Parayı verirsen herkes gelir. Bana 10 milyon Euro ver, bak kimleri getiriyorum. Benim gibi babası öğretmen değilsin. Sen Koç’sun. Gereğini yap. Yapmayacaksan aday bile olma. Bırak. Birisi çıkar. Burada 34 bin üye var. Birisi çıkar. Rakip seçim yapıyor 5 aday çıkıyor. Bizde neden çıkmıyor. Biz neden bu kulübü halka açtık. 34 bin üye var. 10 bin de temsilci üye var. Neden aday çıkmıyor. Ben neden halka arzı açtım. Yapardım kendimden üyeleri. Kapatır giderdim. Biz kaybettik ne oldu. Para kazanmaya başladık. Ailemizle zaman geçirmeye başladık. Herkes mutlu. Sizlerden ricamız, lütfen kulübe daha çok sahip çıkın.
Kızlar biz hapisteyken kupa getirdiler. Buradan teşekkür ediyorum. Ülker’le birleşmeden sonra 2006-07’de şampiyonluklar geldi. Bizden öne bir şampiyonluk var. En son şampiyonluk 1990’da Necdet Kaptan’la. Ben de Fenerbahçe’de voleybol şubesi kaptanıyım. Ülker ile birleşince arka arkaya 7 şampiyonluk yaşadık. Toplam 8 şampiyonluğumuz var. Pinponda bile şampiyon olduk.
“FENERBAHÇE, ANADOLU TAKIMI HALİNE GELDİ”
Atletizm aynı şekilde. Kürekte, boksta. Herkese teşekkür ediyoruz. Büyük Fenerbahçe’yi yarattık. Fenerbahçe kan kaybediyor. Fenerbahçe, Anadolu takımı haline geldi.
52 tane oyuncuya kaç lira para verdi. Hangisine ne kadar transfer bedeli ödedi, bilen var mı? Şeffaf olacaktı! Kurumsal yapıymış. Yesinler. Böyle kurumsal yapı görmedik. Şimdi para yok, Fenerbahçe batmış. Ama sen 52 oyuncuyu alabiliyorsun. Bunu 30 milyon Dolar ile yapıyorsun. Antrenörleri getiriyorsun, Coco’ya 1,5 milyon Dolar tazminat veriyorsun. Mourinho’yu getirsen daha iyiydi.
Mesut Özil. İrfan Can Kahveci’yi kaça aldılar? Bilen varsa söylesin. Bunlar için bugüne kadar 1 lira TFF’ye göstermediler. Ama önümüzdeki seneden sonra çok ödeme var. Başakşehir’den aldıkları Kahveci’ye Galatasaray ve Marsilya 4.5 milyon Euro önerdiler. Biz 11 milyon Euro’ya aldık. Sakın bizi yalanlamaya kalkmasınlar. Evrakları gösteririm. Galatasaray 9 verdi diyorlar, Galatasaray’a gitmesin diye alıyorlar. Yazık. paralarına da, Fenerbahçe’ye de yazık. Ali Bey’i de kandırıyorlar.
“ADAY OLMAYACAĞIM”
Ben sokakta büyüdüm. Benim babam öğretmenim. Ben bilye oynuyorum, çelik çomak oynuyorum. Sen pamuklara sarılı büyüdün. Biz çok dayak yedik. Sen bunları yaşamadın. Yanına sağlam isimler al. Bu isimlerle gidersen olmaz. Saygın insanlar ve titr olarak yüksekte olması lazım. Yoksa kalkmaz. Benim yönetimim burada. Hepsinin mesleği titri var. Benim yönetimimden bir başkan (Ali Koç) bir de Federasyon başkanı çıktı, Nihat Özdemir. Bıraksam yanımdaki arkadaşlardan da bir başkan çıkar. ‘Ben başkan olacağım’ dedim. Şaka bir yana aday olmayacağım.
Çekildik kenara oturuyor yok bundan sonra. Protokolde oturacağım. Beni görecekler. Loca almayacağım. Bak loca almam, paşam. Ben bedava, devletten. Ona göre, bilin.
Katarlılar’a resim çektirdim. Oradan Katarlılara satacaktı dendi. Bir kere daha ifade etmek isteriz ki Fenerbahçe Spor Kulübü hiçbir siyasi oluşumun, hiçbir sermaye grubunun da kontrolü altında olamaz. Adı ne olursa olsun hiçkimse bu kulübü kimseye satamaz. Kimse bu kulübü peşkeş çekemez. Fenerbahçe’nin satılabilmesi için tüzüğümüz gereği genel kurul kararı gerekiyor. Hayatım boyunca hiç böyle bir düşüncem olmadı. Bu kulübün yönetiminde hocacıları, FETÖ’cüleri burada gördüğümde buradayım. Bunu bilsinler.
440 milyon Euro borç bıraktık. Bunun 232 milyon Euro’su dövizdir. Geri kalan kısmı Türk lirasıdır. Borç daha az. Bunlar 50 milyon Euro’ya oyuncu sattılar. 25 halka arz yaptılar. Son villaları sattılar. 100 milyon Euro ellerine nakit para girdi. Gidip borcu kapatsanıza. Bankayı kapatsanız 230 olan borç 130’a düşer. Bunlara teklifim. Bir hesap çıkardım. Bütün malları saydığımızda 591 milyon Dolar mal varlığımız var. Ülker Stadı, Samandıra, Dereağzı, Kolej, Fenerbahçe TV, Faruk Ilgaz, Topuk Yaylası, Ankara İncik ve diğer arsalar… Hepsini koyduğunuzda 591 milyon Dolar mal varlığı çıkıyor. Bunlara 300 milyon Dolar, Futbol AŞ parası verdim. Onların haricinde sporcular bıraktım. Ozan’ı satsınlar borcu kapatsınlar. Rakamlar burada. İsterlerse veririm. Fenerium’da 50 milyon Dolar demişiz. Abdullah Bey (Kiğılı), bu iki değerin ortalaması 140 milyon Dolar.
Abdullah Kiğılı: Fenerium’ların değer ölçüsünü çıkarttırdık, 302 milyon 110 bin TL’ydi. Dolar kuru itibariyle o zamanki 148 milyon Dolar’dı. Fenerium yalnız forma satan bir spor dükkanı değildi. Kadın giyiminden her türlü çeşidi yapar hale gelmiştik. Sayın başkanımın izniyle de Beşiktaş ve Trabzonspor’a da onların da bu işi yapması için çok yardımcı olduk.
“300 MİLYON EURO’YU GEÇERSE BORCU ÖDEMEYE HAZIRIM”
Ben size 500 milyon Euro mal varlığı bıraktım. 200 milyon Euro da borç bıraktım. Onu 300 kabul ediyorum. Eğer bu 300’ü geçerse bu borcu ödemeye hazırım. Bir daha enkaz edebiyatı yapmasın. Beşiktaş ve Galatasaray’dan iyi durumdayız. Hem de üzerimizden 3 temmuz geçti. Benim koyduğum mal varlığı. Benim ricamdır. Ben 5 tane arkadaşımı görevlendireceğim. Ne çıkarsa tutanak tutacaklar. Kamuoyuna deklara edecekler. Onlar yapmasalar ben yapacağım. Mahkemeye gideceğim.
“Desinler AŞ’yi kuruyoruz, bana yetkilisin” desinler. Yarın sabah Obradovic’i getiririm. 30-35 milyon bütçe, hepsini biz karşılayacağız.
Tarihi tersten yazıyorlar. Biz tarihi yazdık. Ama tarih şimdi tersten yazılıyor. 3 tane 52 transfer. 6 teknik direktör. Hoca boşuna harcıyor. Ben olsam Emre ile devam ederim. Yeni gelen hoca macera olacak.
“-KADIKÖY’DEN ÇIKIŞ YOK- SLOGANI BİTTİ”
Geldiği gibi küme düşüyorduk, 3 sezonda 0 şampiyonluk. 52 transfer 6 hoca. Hocasız 200 gün. Kadıköy’de tüm seriler bitmiş. Hala çıkmış diyor bize güvenin. Yazıklar olsun. ‘Burası Kadıköy, buradan çıkış yok’ sloganımız var. İlk sezonda Galatasaray’a karşı, 15 yıllık Beşiktaş’a karşı yenilmezlik serisinin bitişi, Trabzon’a karşı yenilmezlik serisinin bitişi. Sahamızda yenilgi rekoru kırıldı. Artık Kadıköy’den çıkış yok sloganı bitti. 3 sezonda 3 farklı takımın şampiyonluğunu gördük. Avrupa’ya gidemedik. Sportif başarın nasıl diyorlar, 6 diyor. Sıfır. Hepimizin gurur duyduğu bir Fenerbahçe devraldı. İsviçre saati gibi çalışan bir Fenerbahçe aldı. Ne hale geldi biliyorsunuz.
Murat Ülker bir kez yemeğe çağırdı. “Basketboldan çıkıyorum. Seni yüzüstü bırakmayacağım. Stadın isim hakkı için 90 milyon Euro vereceğim” dedi. Sponsor olmasa da parayı verdi. Koç grubunun bütün şirketleri Fenerbahçe’de maalesef sponsor. Kendisi ayrılıp gittiği zaman bu sponsorluklar devam edecek mi? Etmeyecekse gelen başkanlar için büyük sıkıntı başlayacak. Bu çok tehlikeli bir şey. Kendi şirketlerinden vermesin.
Kulübe 50 milyon dolar para vermiş. 292 milyon dolar da kulübü borçlandırmış. Acaba bunun üzerine temlik koydurdu mu? Hani kendisi 150 milyon euro verecekti? Sponsorların kulübe ne kadar para verdiğini kimse biliyor mu?
“3 TEMMUZ’UN HİÇBİR YERİNDE YOKTUN”
Ali Koç seçim sloganında, “Bayrakları hazırlayın, güneş doğacak” diyor. Bilmediği bir şey var, Kalamış’ta güneş batar, mehtap vardır, yakamoz vardı. Bayrakları çıkarın diyor. Bayrakları çıkardık, ne yapacağız bu bayrakları?
3 Temmuz’a sahip çıkacağız diyor. Hiçbir yerinde yoktun ki abi sen. Zorla söyletiyorsun bize. 3 Temmuz’u yaşayan içinde yaşasın. Kulübe düşen görevler neyse yapsınlar. 3 Temmuz’la ilgili çok fazla konuşmak istemiyorum.
Volkan Ballı konusu var. En sevdiğim konu. Geçen hafta İlhan Bey’e gelip sarılıyor. “Fenerbahçe şike yaptı sözü var. Bu adam onu söylüyor. “Başkan bana “Alkolik” demişti ondan dolayı o tweet’i atmıştım” diyor. Bak Ali Koç, bu Volkan Ballı’yı göndermezsem onunla birlikte seni göndereceğim. Bana kızgınsan bana söyle. Kulübe neden söylüyorsun. Bak Ali Koç, bunları temizle. Bunları temizle. Kulüpçülük ayrı bir şey. Şirketleşme, şirket ayrı bir şey.
Volkan Ballı diyor ki, “Konuşursam, Aziz Yıldırım sokağa çıkamaz” diyor. Peşindeyim, bu külüpten gidecek. Neden gidecek. Fenerbahçe’yi suçladığı için gidecek. İyiler hep kazanır diyordun. İyi değilmişsin demek bak kazanamadın. 3 Temmuz’a ihanet edenleri bu kulüpten temizle.
Aurelio’yu getirdiler. “Ersun Yanal gelemez” dedim, getirdiler. “Gökhan ve Caner gelemez” dedim. Getirdiler. Bir Alex kaldı. Semih Özsoy’a söylediğin sözleri ben kardeşime söylemem. Bir gün baktınız yönetim kurulunda kavga etmişler, ayrıldı. Fenerbahçe, 3 yılda ne yatırım yaptı?
Nihat Özdemir durumuna gelelim. İçte kavga, dışta kavga. Önce içeride herkesi mutlu edeceksin. İki arkadaşımız ayrılmak için haysiyet divanında oylanacak. Nihat Başktan, 15 seneye yakın yöneticiliğimi yaptı. Hepimizin hatası vardır. Sonuçta bir hizmettir. Bir cümle kullanmış, cümle de yanlış. Olabilir, sürçü lisan etmiş. Nihat Bey’le kavga etmeyin. Yanınıza alın. Her dediğinizi yapamaz. Zaten yapsa orada duramaz. Ama lehinize bir şey olacaksa diğerleriyle konuşur. Gidin anlatın. Federasyona gidin anlatın. Doğruysanız, basın yazsa da gidin anlatın. Korkmayın. Nihat Bey, 25 sene maddi ve manevi olarak hizmet etmiş. Sow’un transferinde de yardım etmiş. Bunu harcamayın. Bu adamcağızı taraftarın önüne attınız. Covid oldu gitti Amerikan hastanesine yattı. Emre’yi (Belözoğlu) alıp ziyaretine gittiniz. Bu ne lahana, ne turdu. “Bunu atıyorsunuz” dediniz. Adam istifa etti. İstifa dilekçesi nerede. Onu atacağınıza FETÖ’cü üyeler var. Bunların bazılarını biz üye yaptık. Onlara atın. Sonra “hakimler ve savcılarla yemek yedin” diyorsun. Bilmiyorduk. Onların üye yapılmasında senin imzan yok mu?
Türkiye’ye hiçbir teknik direktör gelmiyor sözü hem Fenerbahçe’ye hem de Türkiye’ye hakarettir? İş paradan başlar. İyi ve kaliteli yönetim yok. Bu külüp ayağa kalksın. Bu seyirci tribünlere geldiğinde bizler gibi durmaz. Rahmetli Emin Cankurtaran’a “Al paran senin olsun” diye paralar attılar. Futbolda hakemler kötü, baskette hakemler kötü… Her gün şikayet ediyorsun, bir tane tuğla koymuyorsun
Kongreye geleceğim. Maraton altını açsınlar. Orada oturacağım ve bütün seçimi oradan kongreyi seyredeceğim. Kongre günlerinde aidat meselesi var. 34 bin üyemiz var. 24 bini aidatını ödemiş. Aidat ise 50 lira. Aidatı ödememe oranı yüzde 30-40 arasında bir şey. Bunlar 500 liraya çıkarmayı düşünüyorlarmış. 200 lirayı geçmeyecek şekilde bir öneri getirsinler. Ama 500’a giderseler çıkmaz. Bu öneri olmaz. 500’e çıktığında bir ailede 5 kişi var, nasıl ödenecek? Halkın kulübü olmaz.
16. madde var. Tehlikeli madde.
Bu maddelerde şirketi alıp devrediyor, ama soyut. Somut yok. Gayrimenkulleri, hisse senetlerini satıyor. Burada bir rakam belli değil. 16. maddeyi çeksinler. Bu maddelerini güzelce anlatsınlar. Benim anlayacağım, herkesin anlayacağı şekilde. Öyle yapsınlar. Bir ay içinde genel kurul yapsınlar ve orada kabul edelim. Bunun arkasından kulübü de satıyoruz diyebilirler. 16. maddeye karşıyım. Bunu çeksinler. Daha ilerisi mahkemeye götüreceğim. Kapalı, ne olacağı belli değil.
17. maddede yeni şube kurulması var. Üç tane şube kuruyorlar. Bunların bütçesini en azından 5’er yıllık yapmadan açmasınlar. Bunları da gereksiz zevkleriniz için yapmayın.
Fenerbahçe Üniversitesi’ni hangi şartlarda Medicana grubuna verdiniz. Bu üniversiteyi kurarken sayın Cumhurbaşkanımız “Neden bu kadar ısrar ediyorsunuz?” dedi. Ben de “Rakibin üniversitesi var” dedim. O da “O onlara ait değil” dedi. Ben de “O zaman biz ilk olalım” dedik. Güldü. O zaman 50 milyon çok büyük bir paraydı. Teminat verdik. Bu üniversiteyi Medicana’ya verdiler. 50 trilyon almışlar. O zaman onu da bizim borçlardan düşün.
8 tane Ataşehir’de lojman aldık. Onları da satmışlar. Şile’de arsa vardı. Onu da satmışlar. Neleri sattıkları belli değil. Hep duyuyoruz. İnşalah açıklarlar.
Kimse Fenerbahçe Kulübü’nü satamaz kardeşim! Nokta. Kimin ne korkusu var! Yapamazlar. Futbol AŞ’de sıkıntı var ama onu bilin.
AZİZ YILDIRIM’IN GÖZYAŞLARI
Sözlerinin sonunda teşekkür konuşması yapan Aziz Yıldırım, zaman zaman gözyaşlarını tutamazken şu ifadeleri kullandı, “Bizler bir gün daha Fenerbahçeli olarak yaşamak için hayata sarılırız. Ve gerekirse o bir gün için tüm yaşamı feda ederiz.
6222 sayılı kanunun çıkmasına kolaylık sağladıkları için Recep Tayyip Erdoğan’a, Kemal Kılıçdaroğlu’na ve Devlet Bahçeli’ye teşekkür ediyorum. Dönemin Başbakanı ve şimdiki Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a, stadın yapımından tesislerimizin yapımına kadar yardımcı olduğu her konuda teşekkür ediyorum. Rahmetli eski İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Kadir Topbaş’a, eski Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk’e teşekkür ediyorum.
Bir gün Metris’i ve bu olayları yaşayanlardan biri bunları kitap haline getirecek. O zaman herkes her şeyi öğrenecek. Metris’e gelenleri tehdit ediyorlardı ama bir tane yürekli her akşam geliyordu; Rıdvan Dilmen.
Son yorumlar